Gidecek Var – Tolga Erbak

O fotoğrafa bakarken bir kez daha sorguladı kendini Zyta; tanımadığı, belki de kendinden en uzak kişiyi…

Birbirinden zıt karaktere sahip iki kişi; Zyta ve Rico. Başlamadan bitirilmiş bir ilişki ve ardından Zyta’nın Amerika’ya gitmesiyle Rico’nun hayatı eskisinden çok farklıdır. Artık yaptıklarından zevk almıyor, nereye baksa Zyta’yı görüyordur. Sizce ikisinin yolları tekrar kesişecek mi? Nasıl?

Rico, September dergisinin sahibi James Edward’ın oğludur. Ana, Aaron ve bir zamanlar Zyta bu dergide çalışırlarken şimdi herkesin hayatı darmadağın olmuştur. Rico‘nun yakın arkadaşları Aaron ve Ana boşanmak üzeredirler. Ana’nın Zyta’yı kendisine destek olması için çağırması üzerine birbirleriye uzaktan yakından bağlantılı olan birçok kişi ve olay da harekete geçer. Bir de ortada gizemi çözülmemiş bir cinayet vardır. Cinayet kıskançlıktan mı, yoksa bir öfke sonucu mu işlenmiştir?

Ggidecek-varidecek Var, Tolga Erbak’ın ilk romanı olma özelliğini taşıyor. Romantik-Polisiye-Macera tarzında sınıflandırabileceğimiz bir roman. Tolga Erbak‘ın zor bir işe giriştiğini söylemek gerek. Ancak bu işten başarıyla sıyrılıyor.

Gidecek Var’ı ilk okumaya başladığımda önce karakterleri kafamda oturtmaya çalıştım. Birbiriyle bağlantılı olan o kadar karakterin bir arada verilmesi bende biraz karışıklığa yol açtı ama bu uzun sürmedi. Ardından heycanlı olaylar dizisi başlıyor. Kitabın ilk bölümleri olaylar açısından yavaş gelse de kesinlikle sıkıcı bir yavaşlık değil bu. Bu sırada karakterlerin hayatlarına daha yakından bakıyoruz ve birbirleriyle olan güçlü ilişkilerini anlıyoruz. Birkaç günlük zaman dilimini anlatan ilk bölümler Zyta ve Rico arasındaki başlamadan biten ilişkiye de göz atmamız için güzel bir fırsat oluyor.

Bunların yanında bir babayla oğulun ilişikisine, gizlenen sırlara, arkadaşlıklara da yakından şahit olacaksınız.

Ardından bir cinayet işleniyor. Açıkçası kitabın tanıtımını okuduğumda birisinin öleceğini biliyordum ancak kimin öleceğini tahmin etmemiştim. Bu konuda bir süpriz yaşadım ancak cinayeti kimin işlediğini öğrendiğimde daha da şaşırdım! Çünkü katil hiç anlayamayacağınız bir şekilde satır aralarına gizlenmişti, şüphelenmediğiniz ancak kendi sebepleri olan birisi.

Cinayetten sonra olaylar hız kazanıyor. Benim fırsatım olmadığından tahminimden uzun sürede okudum, ancak eminim siz kitabı bir solukta bitireceksiniz. Kitabın kendisi de, dili de akıcı.

Eklemek istediklerimden bir tanesi yazarın Türk karakterler seçmemesi ve mekan olarak da Londra’yı seçmesi. Ben olaylar açısından daha bir rahatlık sağlamış olarak değerlendiriyorum, çünkü bizim ülkemizdeki polis teşkilatının işleyişinden teknolojinin kullanımına kadar her şey biraz zorluk çıkarabilirdi. Bu açıdan ben memnunum. Ayrıca okuduğumuz, aşina olduğumuz polisiye-macera romanlarına da benziyor ve onlara taş çıkartıyor. Hafif Türk esintileriyle birlikte dünya çapında ün sahibi olmaya aday bir roman olmuş.

Kitabın sonunda ne oluyor? Tabi ki bunun cevabını vermeyeceğim, ama beni çok şaşırtan ve itiraf etmeliyim ki üzen bir şekilde bitti. Alışık olmadığımız sonlardan bir tanesiyle yazar son bir vuruş yapıyor.

Kitabın kapak tasarımını da çok beğendiğimi eklemek istiyorum.

Gidecek Var‘ı okuyun ve yorumlarınızı bizimle paylaşın!

Gidecek Var hakkında daha fazla bilgi edinebileceğiniz ve okuduktan sonra yazar Tolga Erbak’la fikir alışverişi yapabileceğiniz bir websitesi de mevcut : tolgaerbak.com/gidecek-var/