Bizim de Renkli Televizyonumuz Vardı – Onur Gökşen

Hayat mahalledir…80’lerde ve 90’larda olduğu gibi bugün de…

Bizim de Renkli Televizyonumuz Vardı, yılbaşında alıp okuduğum, incelemesini ancak yazabildiğim Onur Gökşen’in yazmış olduğu keyifli bir kitap.

bizimde-renkli-televizyonumuz-vardi1Bu kitabı almamdaki en büyük etkenlerden bir tanesi, kitabın isminden de anlayacağınız üzere eskileri anlatması. Mahallede oturmanın, birbirini tanımanın, teknolojinin henüz bu kadar hızlı günden güne değişmediği günlerin tadını almak için aldım bu kitabı. Ben çocukluğumu 90’larda yaşadım. 80’leri merak ederdim,  Bizim de Renkli Televizyonumuz Vardı ile o günlere ve kendi çocukluğuma da gitmiş oldum.

Bizim de Renkli Televizyonumuz Vardı’nın ana karakteri yazarın ta kendisi. Onur Gökşen çocukluğundan başlıyor, yetişkin olduğu döneme kadar neler olduysa yazıyor.  Evlerine ilk renkli televizyonun gelişinden, internetle nasıl tanıştığına kadar bir dizi hikaye.

Kitap kısa kısa bölümlerden oluşuyor, bazen 2 sayfa süren bazen daha fazla. Her bölümde yazar anılarını anlatıyor. Olayların kısa olmasıyla kesinlikle sıkılmıyorsunuz. Okurken kahkahalar attığım oldu, hüzünlendiğim de. Bu kitap hayatın ta kendisi.  Gündelik dille yazılmış olması sanki yazarla oturmuşsunuz, size anılarını anlatıyor havasını veriyor. Belki de olayların hissedilebilirliği de buradan geliyor.

İnce esprilerle dolu, samimi, bizden…Çocukluğun saf dönemlerini, hayatın hormonlarla kontrol edilen dönemlerini, yetişkinlikte de bazen hatalar yapabileceğimizi anlatıyor.

Bizim de Renkli Televizyonumuz Vardı, mahalle yaşamına özlem duyanlar, o günleri hayatın bu hızlı aktığı dönemde oldukça geride bırakanlar ve hatırlamak isteyenler, biraz gülmek biraz da hüzünlenmek isteyenler için birebir. Okurken keyif aldığınız, bazen yorum yaptığınız, dalıp gittiğiniz, gözlerinizden yaşlar getiren kaç kitap okudunuz?