Amerikalı yazar Dan Brown, son yılların en iyi kurgulu kitaplarını yazmasıyla büyük ün kazanmıştır. Kitapları New York Times’ın en çok satanlar listesinde her zaman en başta yer almıştır.
1964 yılında doğan yazar Amherst Koleji ve ardından Philips Exeter Akademisi’nden mezun olur. İlk başlarda eğitimini tamamladığı bu okullarda İngilizce öğretmenliği yapmıştır. Yazarlığı ise şifrelere ve devlet örgütlerine olan aşırı ilgisinden ve merakından gelir. Dan Brown’un bu sıralar yazdığı Dijital Kale, yazarın ilk kitabı olma özelliği taşır. Kitapta Ulusal Güvenlik Teşkilatı ( NSA ) ve içinde barındırdığı sırlar ile sivil insanların hayatlarına yapılan müdahalelere değinilir. Devlet sırları, bunların korunması ve insanlara açıklanamayacak özel hayata müdahalelerin kurgulandığı kitap çıktığı zamanlarda çok büyük ilgi görmüştür ve yazarı daha da yazmaya itmiştir.
Dan Brown Dijital Kale ile yakaladığı başarının ardından İhanet Noktası‘nı yazar. Bu kitapta ise Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi ( NASA )’ ni konu alan yazar, kutuplarda başlayan yeni bir buluşa dikkat çeker. Kitapta ise siyasiler, NASA’ya duyulan güvenin azalması ve hükümeti devirmek isteyenlerin tüm bunları kullanması anlatılır.
Yazarın tüm dünyada olaylar yaratan kitabı ise Melekler ve Şeytanlar. Dan Brown ailesi sebebiyle zaten bilim ve din bilgilerinin kaynaşmasıyla büyümüştür. Melekler ve Şeytanlar ile de yetiştiği ortamı kitabına yansıtma imkanı bulur. Melekler ve Şeytanlar din ile bilim arasındaki bağ ile bu bağa inanmayanların muhteşem çatışmasını anlatır. Çoğunlukla Vatikan’da geçen kitap, Papa’nın ölümüyle başlar ve yeni papanın seçim dönemini anlatır. Kitapta tarihi öğeler büyük yer kaplar ve Vatikan’ın tarih kokan her bir yerine, sanatsal öğelerle ile dolu her sokağına sizi de götürür.
Ve ardından Da Vinci Şifresi gelir. Bu kitapta ise Dan Brown, sanatçılar ve onların eserlerine yansıttıkları gizemlerden yola çıkar. Bir müze müdürünün öldürülmesiyle başlayan kitap ardından ‘Kutsal Kase‘ arayışına yönelir. Hz. İsa hakkında bilinmeyenleri ya da iddia edilenleri kurgulayarak yazdığı Da Vinci Şifresi, Dan Brown’un çok satanlar listesinde en üst sıraya yerleşmesini sağladı.
Son kitabı ise Kayıp Sembol‘dür. Bu kitapta da masonluğa değinmiştir. Bu sefer Amerika’da geçen kitap Washington’ın barındırdığı sırları, masonluğun gizemlerini anlatır. Kitaba adını veren ise masonların koruduğu bir emanet ve bu emanette yer alan sırlardır. Yazarın Da Vinci Şifresi ile Melekler ve Şeytanlar adlı kitabında yarattığı Robert Langdon karakteri Kayıp Sembol’de de başkahramandır.
Time dergisinin Dünyayı Etkileyen 100 Önemli İnsan’dan biri olarak seçtiği Dan Brown, sanat tarihçisi ve ressam bir eş ile evlidir. Eşinin kitaplarını yazmasında büyük katkı sağladığını söyler. Yazarın kazandığı bu başarı kıskanılmıyor değil. Aynı olmasa da yakın konuları anlatan diğer kitapların neden Dan Brown’un kitapları kadar ilgi görmediği tartışılan konulardan biridir. Dan Brown’un kitaplarından önce Da Vinci Şifresi, ardından Melekler ve Şeytanlar sinemalarda da yer almıştır. Yazarın yarattığı karakter Robert Langdon‘ı da ünlü oyuncu Tom Hanks canlandırmıştır.