Judith McNaught’un tarihi romanlarından sonra, ışıltılı hayatların konu alındığı günümüz romanlarını okudunuz mu?
Okumadıysanız eğer hemen başlamanızı öneririm. Modern zamanlar olarak adlandırdığım günümüz zamanları seri değildir, ama ana karakterler sıkı dostlukları ile birbirlerine bağlılardır. Şu an dört kitaptan bahsediyorum; Cennet, Kusursuz, Gece Fısıltıları, Aldığım Her Nefeste. Bu kitaplarda okuduğunuz diğer kitaplardaki karakterler ile de karşılaşabilirsiniz. Ama ben sadece bu dörtlüden bahsediyorum, tabi ki McNaught’un daha bir çok günümüz romanı var.
Judith McNaught ile tarihi romanları ile tanışsam da günümüz romanlarını da çok sevdim. 90’larda geçiyor genellikle hikayelerimiz ve ışıltılı hayatlardan hikayeler sunuyor. Balolardan partilere, at arabalarından son model arabalara, malikanelerden son derece lüks evlere geçiş yapmaya ne dersiniz?
Kusursuz’da güçlü bir aşk hikayesi bekliyor bizi. Her şeyin tesadüfler ile başladığı güzel bir hikaye, ama macera kısmını da es geçemeyeceğim. Bana yorumumu sorarsanız, Prison Break ile güzel bir aşk hikayesinin karışımı olmuş bu roman.
Julie Mathison, çocukluğu koruyucu aileler arasında geçen ve en sonunda bir ailede mutluluğu bulan güzel bir kızdır. Çocukluğunun acılı günlerini, ailesinin sevgi ve şefkati ile aşmıştır. Hayatını düzene sokmaya çalışmıştır hep ve öğretmen olmuştur. Kendisini ailesine borçlu hissettiği için her zaman mükemmel, kusursuz olmaya çalışmıştır.
Zachary Benedict, Oscar ödüllü bir yönetmen/aktör dür. Filmleri ve yakışıklılığı ile ün yapmıştır. Basının konuşulan isimlerindendir. Lakin bir filminin çekimleri esnasında kaza sonucu ateşlenen bir silah ile karısını kaybeder. Ama asıl sorun hiç suçu olmamasına rağmen Zachary’in suçlu bulunmasıdır. Ve Zachary, cezasını çekmek üzere Teksas Hapinesi’ne gönderilir.
Bu iki farklı insanın hayatları ilginç bir tesadüfle kesişir. Julie, öğrencileri için bağış toplamak için kısa bir yolculuğa çıkmıştır. Yakın kasabaları geziyordur. Ve uğradığı bir istasyonda hayatı değişir.
Zachary, günleri hapishanede geçerken suçsuzluğuna kimseyi inandıramamaktadır. Herkes karısını bile bile kıskançlığından öldürttüğünü düşünür. Ve yıllar boyu hapiste boşu boşu duracağını bilerek kalamayacağını düşünüp kaçmaya karar verir. Yakın arkadaşlarından biriyle bir plan yapar. Ve bir takım düzenlemeler yaptırır. Ama kaçış günü geldiğinde işler istediği gibi gitmez. Her şey birbirine girmiştir. Arkadaşını da geri bırakmak zorunda kalmıştır. En son çare olarak bir araba çalıp, arkadaşının onun için ayarladığı Colarado Tepeleri’ndeki eve gitmelidir. İstasyonda tek başına bir bayan görür ve silah zoru ile arabasının kontrolünü ele geçirir. O bayan, Julie’den başkası değildir. Polisler takiptedir. Hemen ordan uzaklaşmalılardır. Julie ne yapacağını bilemez ve silahlı bu adamdan kurtulmanın yollarını arar. Ama adamın tehditlerinin ardı arkası kesilmez.
Kusursuz, gerçekten bir solukta okuyacağınız bir roman olmuş. Macerası ile sizi içine alan ve saran bir roman. Elinizden düşüremeyeciğinizi düşünüyorum. Prison Break’e benzetmeme gelirsek, belki siz farklı düşüneceksiniz, ama ben okurken kesinlikle aynı heycanları, korkuları ile bu diziden parçalar buldum. Kaçma, kovalamaca ve sürpriz bir aşk ile sizi derinden etkileyeceğini düşünüyorum. Pişman olmayacaksınız. Ve size küçük bir ipucu verek yazımı bitirmek istiyorum. Bu dörtlünün bir sırası yok ama önce Cennet’i, sonra Aldığım Her Nefeste’yi, daha sonra da Kusursuz ve Gece Fısıltıları’nı okumanızı tavsiye ederim. Çünkü diğer kitaplarda önceki kitapların sonlarını bulabilirsiniz. İyi okumalar.
Judith McNaught’un MorKitaplık’ta yer alan diğer kitapları;
Westmoreland Serisi